.jpg)
SINAV?
(: "Yumurtanın son ana kadar beklediği ve son anda harekete geçtiği o stresli dönem içerisinde birinden ötekine, ötekinden berikine girip çıktıkca acısı içine oturan, her biri kötü geçsede ISRARLA bir sonrakine YİNE elini kolunu sallayarak, sallama olayını kağıt üzerinde de icra ederek, sonucunda hocanın verdiği notla, (Biz almayız zaten onlar verir!) ilk olarak kendi çapında çemkirmelerinle, sonrasında kaderine razı olarak başından geçen ve her sene toplamda 4 kere tekrarlanan sonucunda HALA uslanılmayan olay" dır...
Olayın gelişim süreci ise?
Takmazsın, derslere bile girmezsin, girsende ya uyursun! yada bıdı bıdı edersin, hiç olmadı avea 5000 sms i bitircem diye kendini heba edersin, yanında oturan arkadaşına "napıyon?" diye mesaj atar, ondanda en abuk cevabı alırsın ve geyiği en olmadık noktalara varacak kadar ilerletirsin, hoca bişiler anlatır dinlemezsin, dinlesende anlamazsın zaten, önceki haftalarda sınıfta olmadığın için yabancısındır tüm konuşulanlara, kitabın, dergin, fotokopin bile yoktur. Yanlışlıkla varsa da konunun hangi sayfada olduğunu bulmaktan acizsindir... Karıştırırsın sayfaları, bulamaz, yanındakine, oda bilmiyosa önündekine, oda bilmiyosa sağ çapraz, sol çapraz... ve bu böyle devam ediyosa, sınıfın en "akıllısına" varana kadar sorarsın. Sayfa sayısına ulaştıktan sonra açar önüne koyarsın kitabı, niyetin dersi takip etmektir aslında ama bu sefer iyi niyetli arkadaşın "Benim canım sıkıldı yaaa" der.! Pas vermezsin.... Oda kendine başka meşkale bulmaya çalışır,,, sağa sola sarkar. Sen kararlısın bi kere, "bari bu hafta ders dinleyeyim" modundasındır.
Amaaaa.....
Hoca'n konuşmaya başladığı ANdan itibaren üzerine bir rehavet çöker, ağırlaşırsın birden, göz kapakların yük olur, elin ayağın kesilir ilk başta, kalemi kenara koyar, kitabı kurtarayım dercesine gözlerin satırları takip eder, ama DAKİKAlar ilerledikçe bu çabanın boşa çıkar. Her söylenen söz ninni misali seni senden alır başka diyarlara götürür. Saatine bakarsın ): 5 dakika olmuş, "Dayanmalıyım, daha 85 dakika var!" dersin, bir hamle yaparak kalemi tekrar eline alır, gözlerini az daha açarak dinlemeye koyulursun, yada en azından dinlermiş gibi yaparsın, arada bir not alır 1-2 kelime yazarsın....
O arada, arkadaşlarınla oturmuş, en keyifli muhabbetler yapmaktasındır, hatta yanında en sevdiklerin! mevsimine göre ya sıcak yada buz gibi içecekler masada, gırgır şamata, müthiş bi hava, mis gibi, kuş cıvıltıları, serin bi rüzgar, göl kenarı, ağaçların altında, gölgede.... Pırıl pırıl bi güneş, masmavi gökyüzü, bembeyaz bulutlar.... Derin bi nefesle içine çekersin tüm güzellikleri, yanı başındaki hamağa uzanırsın, gözünü dikersin gökyüzüne, başlar hayaller kafanda dönmeye, sırıtırsın aptal bi ifadeyle, derken biri dürter en güzel yerinde....
"ŞşşT, Hoca bakıyo!" Kaldırır kafayı hocayla gözgöze gelirsin, aslında oda farkındadır herşeyin ve sesini çıkarmaz zaten. Saatine baktığındaysa asıl ŞOKu yaşarsın... 10 dakika olmuş, kaldı 80!
"Madem öyle" bu sefer atkı, bere, mont ne varsa yumuşak sıranın üstüne yığar, kafayı koyduğun gibi akşam uykusu yerine geçecek mis gibi bi uykuya dalarsın. Uyandığında ders bitmiştir ve bir hafta daha atlatılmıştır....!
Günler günleri, haftalar haftaları kovaladıkça SINAV zamanı yaklaştıkça hafiften bir heyecan ve korkuyla not telaşına düşer, fellik fellik not avına çıkar, sınıfta normalde görmediklerinle! kanka olursun. Fotokopicilere yığınla para öder, masanın altına onları yığarsın.! SINAV anı gelmeden okumazsın daha! Salak mısın sen? Okunur mu hiç? Daha zaman var!!! Ooo hele bi dur!
Facebook'ta o profil senin, bu profil benim gezer, en olmadık kişilerin fotoğrafına bakar, olmadık yorumlar yaparsın arkadaşlarınla kendi aranda, o arada birisi eğer durumunu "in a relationship" e çevirmişse oooo bak sen malzemeye.... Konuşurda konuşursun... Bitmez tükenmez bu boş işler. Her seferinde bulursun kendine uğraşacak bişiler, ne kadar dağınık olsanda SINAV haftası yaklaştıkça senin odana düşkünlüğün artar, her fırsatta odanı toplarsın, dağıtır tekrar toplarsın, bi hamaratlık gelir, mutfakta yeni tatların peşine düşersin...
SINAV gününden tam 24 saat önce bişeyler hafiften DANK etmeye başladığı sıralar, konu ile ilgili bir fotokopiyi eline alır saatlerce süründürürsün! Zaman ilerledikçe "Biraz bakayım bari" der, 1-2 satır okudukça, itiraf.com dan 10 sayfa okursun, 10 fotoğrafa yorum yapar, 10 kere mutfağa, tuvalete, yan odadaki arkadaşlarının yanına gider gelirsin.... Bu arada uykunda gelir tabi, saat gecenin 2si olmuştur, esnemeye başlarsın, ağzın açıldıkça açılır, kapatamazsın. Kahve içsemde çalışmaya devam mı etsem? Yada uyusamda sabah erken kalkıp çalışsam mı diye düşünürken, zaten bi yarım saatinide geçirirsin.!
Burda 2 durum ortaya çıkar,
1-Çalışmaya devam eden, ertesi gün şişmiş gözlerle, uykusuz, kendinden geçmiş, adını söylemeye hali kalmayan ve aşırı yüklemeden göçmüş beyni ile yaşamsal faaliyetlerini bile kontrol edemeyen öğrenci tipi.
2-Uyumayı ve sabah erken saate alarm kurup kalkmayı tercih eden öğrenci tipi; -ki bence en tehlikelisi budur! (Uyanamayan biri olarak) Bu öğrencilerin başına gelecek bellidir aslında, vurup kafayı yattığı yatağından, sabah öten alarmların hepsini tek tek kapatıp kalkamayan ve uykusuna aynen devam eden. SINAV saati yaklaşınca diğer ev ahalisi tarafından zorla! kaldırılan ve kendine gelmeye başladığı sıralarda gözünü elindeki fotokopiyle açan, Wc de başlamak üzere, yolda, otobüste, merdivenden inerken, çıkarken bile okuduğu şeylerden aklında 3-5 bişi kalanlar...
İşte bu dönüm noktasından sonra birbirinden beter 2 öğrenci tipinden biri olduğu düşünerek güne devam edersek, kantinde, koridorda, sınıfta, utanmasan Wc de bile(içerden), sınav ile alakalı olabilecek herhangi bi muhabbet duyduğu anda antenler açılır ve oradakilere vantus misali yapışarak öğrendiklerine, ordan burdan duyduklarına ve kendi yorum gücüne! güvenerek sınıftaki yerini almışsındır, beklemeye koyulursun....
Asistanlar ellerinde deste deste kağıtlarla içeri girdiklerinde ve bağırmaya başladıklarında anlarsınki zorlu geçecek bu süreç, kağıtlar dağıtılır, önden arkaya geldikçe ve sen milletin surat ifadesini gördükçe dehşete kapılırsın. Seni neyin beklediğini az buçuk anlamışsındır...Derin nefes alır, Dua etmeye başların bu sefer.! Tek tek düşen suratlardan sonra sıra sana gelir veeee...
İşte o beyaz, bembeyaz kağıdı kirleten O 3-5 cümle, ölüm fermanın olur, bitersin...
"Bari bi adımı yazayım" der, alırsın eline kalemi, hatta beğenmez, siler baştan yazarsın. ( vakit bol nede olsa, o bari bişeye benzesin ) Sorulara göz gezdirir, 1 tanesi hakkında bişeyler duyduğunu hatırlarsın, ötekisi hakkında okudukların gözünde hayal meyal canlanır.. Ee? kaldı 2 ! "En azından aklımdakileri kurtarayım" der, başlarsın bişiler! yazmaya,,, Yazdıkça yazasın gelir, attıkça atar, tutturduğunu sandıkça inanırsın yazdıklarına, yazarda yazarsın. Kimse durduramaz seni, ne varsa bildiğin dökersin kağıda. O gazla hiç bir fikrin olmayan o 2 soruyuda yapmışsındır zaten, hemde doğru! E yazdın ama o kadar şey! 3 kağıt verdin bi kere! Nasıl yanlış olsun ki?
SINAVdan çıkınca derin bir ohh çeker, başlarsın bu sefer diğerleriyle kritik yapmaya, "Ben bunu yazdım" dedikçe millet, düşünürsün, "E bende bunu yazdım ama, aynı şey sayılır" der, hak verirsin kendine, "Nasıl geçti?" diye soranlara, "Ya ben 2. soruya A yazdım, sen ne yaptın?" dersin, oda sana "Mmm? (bilmiş bi tavırla) Bende Z yaptım, ama nasıl olsa A ile Z aynı alfabede fark etmez hoca puan verir." der. Züğürt tesellisi bulursun...
Sınıftan çıktığın andan itibaren, koridorda, merdivenlerde, kantin önünde, dışarıda, otobüslere giderken, otobüsleri beklerken, otobüse binerken-inerken, otobüste, çarşıda, eve giderken, evde, yemekte, telefonda annene hesap verirken, akşam facebookta, msnde, o günki sınavı konuşursun. "Ben bunu yaptım, şu yorumu kattım, 3 sayfa yazdım" der durursun....
Bir sonraki günün SINAVına 24 saatten az bir zaman kalmıştır, ve sen başlarsın çalışmaya,,,
Düşünürsün sonrasında "Kahve içsem mi? İçmesem mi? Uyusam mı? Uyumasam mı? Şimdi yatayım, sabah erken kalkarım yada sabaha kadar çalışırım tamamdır bu iş... " (:
Ve işte geçip giden SINAV günleri, ve heryerde aynı öğrenci tipleri....
Durmak Yok Yola Devam!
(;
~BuRcU~
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder