Yeni bir yıla başlarken eskisini özet geçmek geleneksel bir hal aldı... Neler olup bitti? Neler yaşandı? Şuan film şeridi gibi teek tek akıp geçiyor eski günler beynimden... Ve suratımda o malum gülümseme beliriyor... Yılın özeti; "Mutluluk hissi" ! İçimi acıtan bir tek şey var... Onuda derinlere gömmeyi başarmış olmam lazım bu zamana kadar...
Geçtiğimiz bu yıl boyunca bir çok şey başardım. Öğrencilik hayatım boyunca en çok bu yıl yoruldum. Ve en çok taktiri bu yıl topladım. Etrafımdaki bir çok kişiden "sen yaparsın" cümlesini duymak ilham ve cesaret verdi çoğu zaman, sonrasında da kendime güvenim. Ama en çok teşekkürü kendimden önce bana güvenenlere etmeliyim, yanımda olup destekleyenlere...
Aşk acısı çok çektim bu sene (: Bu acıyı son bir acıyla bitirmekte bu seneye kaldı... Sevdiğim birini hayatımdan çıkarmak zorunda kaldım, üzüldük...
Dostlarımdan da kaybettiklerim oldu. Ne kadar uğraşsamda geri dönmeyenler...
Uzaktanda olsa ölümün acısını da yaşadım. O acıyı en derinde yaşayanları da gördüm...
Yeni dostlarım oldu. Asla kaybetmek istemeyeceğim. Ve kaybetmeyi göze aldıklarımda...
Bu sene Abim okulunu bitirdi... (: Bende. (:
Yurt dışına gitmek artık daha bir cazip gelmeye başladı. Aklımdan geçmeyen şeyleri gerçekleştirmek için uğraşmayı göze almak üzereyim...
Bu sene de güzeldi, bütün diğer seneler gibi... Sağlığım yerindeydi. Sevdiğim kimse ölmedi. Ailem benimleydi, bir aradaydı. Bana değer veren dostlarım hep yanımdaydı. Senenin ilk 7 ayında sevdiğim vardı, sevenim vardı (: Acıda vardı, sevinçde. Göz yaşları mutluluk içinde aktı, üzüntü içinde... İyide kötüde bir aradaydı... Bu senede herşey oldu...
~BuRcU~
31 Aralık 2009 Perşembe
29 Aralık 2009 Salı
Kim Kimdir?
Kim kimdir bilemezsin...
Bazen en güzeli sıcak bir gülümseyiştir, kimden geldiği önemli olmayan... İçini ısıtsın yeter. Yakınında bulamadığın, uzaktan gözkırpan bi sevinç dolar içine. Ama oda uzaktır işte... Uzak!
En yakınım der, en sıkı kazığı yersin, belli de olmaz belki sen atarsın?
İnsanoğlu çiğsüt emmiş derler ya, o misal yani...
Anlayamazsın sevdiğin "o" muydu?
"O" olur birden, değişen herşey gibi "O"da değişir...
Sende...
Bitersiniz, bitirirsiniz...
Geriye dönüp baktığında Kim Kimdi?
Bazen en güzeli sıcak bir gülümseyiştir, kimden geldiği önemli olmayan... İçini ısıtsın yeter. Yakınında bulamadığın, uzaktan gözkırpan bi sevinç dolar içine. Ama oda uzaktır işte... Uzak! Sen kimsin? Ben nerdeyim? Bize ne oldu ki? Burası? Burası neresi? Sen nerdesin? Neden yoksun? Yok mu olmuşsun? Kim yaptı? Neden yaptı? Kim o? Kimdi o?
~BuRcU~
Tembelim... ):
Ahhh,
Ah şu tembellikten, üşengeçlikten, ayvazlıktan çektiğim, çekeceğim nedir, daha ne kadardır? Bide hala akıllanmama durumu, aklımın hala başıma gelmemesi ne kadar sürecek? Aklımın bir karış havada dolaştığı günler son bulur mu aceba? Bir çok şeyden son sürat sıkılabilen ben, tembellik yaparken neden hiç sıkılmam? "Ayy şunu yapayım, buraya gideyim, buda şöyle olsun, öyle olmazsa böyle olsun" diye binbir türlü tanımlayamadığım düşünceler kafamda uçuşurken, herhangi birinin elinden tutup gerçekleştirmek için çaba sarfetmeye üşenmek de neyin nesi? Nerden çıkıyor bu anlamsız haller? Neden hep üstümdeler? Bu yaşıma geldim, değişen hiç birşey yok... Nedenini bilendeeee, anlayandaaaa... YOK (:
~BuRcU~
Ah şu tembellikten, üşengeçlikten, ayvazlıktan çektiğim, çekeceğim nedir, daha ne kadardır? Bide hala akıllanmama durumu, aklımın hala başıma gelmemesi ne kadar sürecek? Aklımın bir karış havada dolaştığı günler son bulur mu aceba? Bir çok şeyden son sürat sıkılabilen ben, tembellik yaparken neden hiç sıkılmam? "Ayy şunu yapayım, buraya gideyim, buda şöyle olsun, öyle olmazsa böyle olsun" diye binbir türlü tanımlayamadığım düşünceler kafamda uçuşurken, herhangi birinin elinden tutup gerçekleştirmek için çaba sarfetmeye üşenmek de neyin nesi? Nerden çıkıyor bu anlamsız haller? Neden hep üstümdeler? Bu yaşıma geldim, değişen hiç birşey yok... Nedenini bilendeeee, anlayandaaaa... YOK (:
~BuRcU~
11 Aralık 2009 Cuma
Farkettim ki....
11 Aralık 2009 02:09 p.m.
Dün akşam odamda otururken dolabım ve oda lambası arasına ağını kurmuş küçük örümceği fark ettim... (:
Işık rahatsız etmiyor heralde veledi ki, baya döşemiş lambanın etrafına ağları... Birde dolabın kapağını sonuna kadar açıp test ettim ağlarına değip değmediğini, bi zararı yok rahatça kullanabilirim kapakları... Annem fark edene kadar da habitatına zarar vermeyi hiç mi hiç düşünmüyorum. Yaşasın hayvan!
"E iyide nerden yiyecek bulacak bu" derken, bugün odamda (kışın ortasında) ufak bir sivri sineğin dolandığını fark ettim... (:
Normalde sineklere asla tamamülüm yoktur, pat diye ezecek anı kollarım... Ama bu sefer elim varmadı... Hayata sıkıca ağlarını örmüş bi örümcekte söz konusu... Ekolojik dengeye kendimce katkı... Odamın ortasındaki lambadan taa dolaba kadar uzanan ağlara takılır elbet?
Yaklaşık 1,5 ay önce aldığım kaktüsümünde çürümeye başladığını fark ettim dün... (:
İyice yan yatmış, düştü düşecek... Gecenin bi yarısı elimde kaktüs telaşla salona indim anneme sormak için, ama uyumuştu... Beni koridorda gören babam; "hayırdır" dedi şaşkınlıkla. (haliyle)
"baba yaaa kaktüsüm çürümüş, neden ki?" "Bu saatte ona mı geldin?" "evet anneme sorcaktım" "getir bi bakalım" ışığın altında kısa bi incelemeden sonra güneş için pencere önüne koyduk ve su vermemeye karar verdik (:
Bu aralar bir türlü bitmek bilmeyen züğürtlüğümün bugün tekrar farkına vardım... (:
Sabah poğaça yediğim pastanede istemeden önce çayın parasını sordum, 1,25. "Dolmuş param, bide su alsam yeter işte" şeklinde ki ince hesap sonrası azcıkta ayılabilmek için istedim bir bardak çay... Bardağın kenarında leke vardı, yenisini istedim hatta... Kursta ders arasında kahve içemedim bugün. Kurs çıkışı iroşimle buluştuk. E karnımız aç. Babamın yanında aldık soluğu. Sponsor oldu bize, yemek faaliyetimizi finanse etti... Bugünüde atlattık... Çok şükür. (:
Farkettim ki...
En boş anlarımızda bile konuşacak bir şeyler mutlaka buluyoruz Bicikle... "cik" çünkü küçük...
Bitmiyor lak lak... ordan, burdan, şurdan, heryerden.... Boş, dolu, akıllıca yada değil... Öyle yada böyle... Çok seviyorum (:
Bu akşam yem verirken balıklarımın daha da büyüdüğünü farkettim... (:
Culuk culuk sesleri hiç eksik olmuyor. Daha gür çıkıyor sanki artık (:
Eve gelince, o yorgunluğun üstüne, hele birde karın ağrısı varsa, kıyafetlerle, öylece bir yerlerde sızmanın keyfini tekrar fark ettim de bugün... (:
Uyanınca uzun bir süre kol, boyun, ayak mayak yamuk kalan neresi varsa sızlasada keyif veriyor o uyku... Gerçi uykunun her hali keyifli... Oda var (:
Yavaş yavaş uykumun geldiğini fark ediyorum... Daha dişler fırçalanacak...
İyi geceler,
~BuRcU~
Dün akşam odamda otururken dolabım ve oda lambası arasına ağını kurmuş küçük örümceği fark ettim... (:
Işık rahatsız etmiyor heralde veledi ki, baya döşemiş lambanın etrafına ağları... Birde dolabın kapağını sonuna kadar açıp test ettim ağlarına değip değmediğini, bi zararı yok rahatça kullanabilirim kapakları... Annem fark edene kadar da habitatına zarar vermeyi hiç mi hiç düşünmüyorum. Yaşasın hayvan!
"E iyide nerden yiyecek bulacak bu" derken, bugün odamda (kışın ortasında) ufak bir sivri sineğin dolandığını fark ettim... (:
Normalde sineklere asla tamamülüm yoktur, pat diye ezecek anı kollarım... Ama bu sefer elim varmadı... Hayata sıkıca ağlarını örmüş bi örümcekte söz konusu... Ekolojik dengeye kendimce katkı... Odamın ortasındaki lambadan taa dolaba kadar uzanan ağlara takılır elbet?
Yaklaşık 1,5 ay önce aldığım kaktüsümünde çürümeye başladığını fark ettim dün... (:
İyice yan yatmış, düştü düşecek... Gecenin bi yarısı elimde kaktüs telaşla salona indim anneme sormak için, ama uyumuştu... Beni koridorda gören babam; "hayırdır" dedi şaşkınlıkla. (haliyle)
"baba yaaa kaktüsüm çürümüş, neden ki?" "Bu saatte ona mı geldin?" "evet anneme sorcaktım" "getir bi bakalım" ışığın altında kısa bi incelemeden sonra güneş için pencere önüne koyduk ve su vermemeye karar verdik (:
Bu aralar bir türlü bitmek bilmeyen züğürtlüğümün bugün tekrar farkına vardım... (:
Sabah poğaça yediğim pastanede istemeden önce çayın parasını sordum, 1,25. "Dolmuş param, bide su alsam yeter işte" şeklinde ki ince hesap sonrası azcıkta ayılabilmek için istedim bir bardak çay... Bardağın kenarında leke vardı, yenisini istedim hatta... Kursta ders arasında kahve içemedim bugün. Kurs çıkışı iroşimle buluştuk. E karnımız aç. Babamın yanında aldık soluğu. Sponsor oldu bize, yemek faaliyetimizi finanse etti... Bugünüde atlattık... Çok şükür. (:
Farkettim ki...
En boş anlarımızda bile konuşacak bir şeyler mutlaka buluyoruz Bicikle... "cik" çünkü küçük...
Bitmiyor lak lak... ordan, burdan, şurdan, heryerden.... Boş, dolu, akıllıca yada değil... Öyle yada böyle... Çok seviyorum (:
Bu akşam yem verirken balıklarımın daha da büyüdüğünü farkettim... (:
Culuk culuk sesleri hiç eksik olmuyor. Daha gür çıkıyor sanki artık (:
Eve gelince, o yorgunluğun üstüne, hele birde karın ağrısı varsa, kıyafetlerle, öylece bir yerlerde sızmanın keyfini tekrar fark ettim de bugün... (:
Uyanınca uzun bir süre kol, boyun, ayak mayak yamuk kalan neresi varsa sızlasada keyif veriyor o uyku... Gerçi uykunun her hali keyifli... Oda var (:
Yavaş yavaş uykumun geldiğini fark ediyorum... Daha dişler fırçalanacak...
İyi geceler,
~BuRcU~
Kaydol:
Yorumlar (Atom)
Neden Geldin?
Göreceksin...
.jpg)






.jpg)
.jpg)




